Muharrem İnce’nin başlattığı hareket hakkında yazmak, konuşmak, kulis yapmak neredeyse yasak!..
Kim koydu yasağı?
Tabii ki kanun koyucu değil..
CHP’nin içinde bulunanlar adeta ittifak yapmış gibi bu konudan uzak duruyor, Muharrem İnce’yi görmezden geliyor, Memleket hareketini gizlice izliyor, parti çalışmalarını takip ediyor..
Bir partinin içinden çıkıp parti kurmak kolay iş değil..
Geçmişte kötü örnekleri de var..
Ancak bu yapılanmanın en başından beri içinde olanlar da var. Örneğin Muharrem İnce denilince Adana’da akla ilk gelen isim Celal Güven olur..
CHP’nin bir önceki kurultayında bile genel başkanlığa aday olan Muharrem İnce’ye açık destek verdi. Dostlukları, siyasi birliktelikleri o günlere kadar dayanıyor..
Memleket hareketi olarak Sivas’ta başlayan programa çağrılan üç beş kişiden biri yine Celal Güven’di..
CHP’nin ekabirleri hareketi Celal Güven’in gözünden, izlenimlerinden takip etti..
Kendileri açık vermek istemeyen gölgede kalan isimler, iş ciddiyete binince arzı endam etmeye başladı maalesef.
Siyasette çarklar böyle işliyor. Birileri yükü sırtlıyor, diğerleri pusuya yatıp hareketin olgunlaşmasını bekliyor..
Hareket meşrutiyetini ispatlamak üzere…
Tüzük çalışmaları neredeyse tamamlandı. Logo çalışmaları ve tarihler belirlendi..
Görünen o ki Muharrem İnce yola çıkarken verdiği sözü tutup, 81 vilayeti tamamlamaya kararlı..
Gelelim kulislerde ne konuşulduğuna;
Genel merkez nezdinde istifalar baş sırayı çekiyor. Kimlerin Muharrem İnce ile hareket edeceği, kimlerin istifa edeceği, partinin gurup kurup kuramayacağı en çok dillendirilen dedikodular..
Adana’da ise gözler Celal Güven tarafına çevrili..
Partinin kurucu il başkanı olması beklenen Güven’e rakip çıkanların olması da oldukça şaşırtıcı..
Daha düne kadar “İnce’den bir halt olmaz” diyenler bugün, kapı gezmeye, ayak oyunu çekmeye hazır görünüyor..
Hareketten nemalanmak isteyenler arasında kimler yok ki?..
Eski milletvekili mi istersiniz, eski meclis üyesi mi, eski il başkanı mı..
Örnekler sandığınızdan fazla..
Demek ki hareketin bir karşılığı var..
Ancak en başından hareketin içinde olan, kurultay adaylığında bile çark etmeden taraf olan Celal Güven dururken, diğerlerinin gölgeler arasından sıyrılıp talepte bulunması abesle iştigal değil midir?..
Atadan, babadan partili, Atatürkçü düşünceyi ilke edinmiş, ulusal yapılanmayı benimseyen ve kuvvacı yanı ağır basan Celal Güven, yeni partinin Adana temsilcisi olmayı herkesten çok ve gerçekten hak eden tek kişidir..
Aksi yönde yapılan atamalar, yeni kurulan partinin vefasını sorgulatır ki, bu da harekete zarar verir..
Umarım zaman bizi haklı çıkarır..
Hak eden, ettiği makama çıkarılır..